TCK MADDE 259 KAMU GÖREVLİSİNİN TİCARETİ SUÇU

Yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan yararlanarak, bir başkasına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisi, altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

TCK MADDE 259’UN GEREKÇESİ

Madde metninde kamu görevlilerinin ticareti suçu tanımlanmıştır. Bu hükümle, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle başkalarına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisinin cezalandırılması öngörülmüştür. Suçun tamamlanması için, mal veya hizmetin satılmış olması gerekmemektedir. Söz konusu suç tanımıyla amaçlanan, bir kamusal faaliyetin yürütülmesine katılan veya bir kamu hizmetinden yararlanan kişilerin, kamu görevlisinin görevinin gereklerine uygun işlem tesis edilmeyeceği yönünde bir endişeyle kendilerini sunulan mal veya hizmeti satınalmak mecburiyetinde hissetmelerinin önüne geçmektir.

TCK MADDE 259 İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI

Yargıtay
5.Ceza Dairesi

Esas : 2012/3738
Karar : 2013/1638
Karar Tarihi : 07.03.2013

Sanık hakkında 1999 yılından itibaren memuriyetinin özelliklerinden faydalanarak birçok kez gayrimenkul alım satımı yaparak haksız kazanç sağlamak suretiyle görevi kötüye kullanmak suçundan açılan kamu davasında; sanığın eyleminin hangi surette görevin gereklerine aykırılık oluşturarak kamunun zararına, kişilerin mağduriyetine ya da haksız bir menfaat sağlanmasına sebep olduğu açıklanmadan ve 15/06/2010 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen sanığın yaptığı gayrimenkul alım satım sözleşmelerinin muhataplarının tanık sıfatıyla beyanları alınarak sanığın gerçekleştirdiği işlemlerde yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan yararlanıp yararlanmadığının araştırılarak eylemin TCK’nın 259. maddesinde düzenlenen kamu görevlisinin ticareti suçunu oluşturup oluşturmayacağı karar yerinde tartışılmadan yetersiz gerekçe ve eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK’nın 257/1-2 madde-fıkralarında yer alan sözcüğünün olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının indirilmesi karşısında TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki hükmü gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Adli sicil kaydında kasıtlı suçtan mahkûmiyeti bulunmayan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun değerlendirilmesine esas olmak üzere CMK’nın 231/6. maddede sayılan koşullar tartışılıp irdelenmeden, <şartları bulunmadığı> şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,

Sonuç : Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 07.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Yargıtay
5.Ceza Dairesi

Esas : 2012/11157
Karar : 2013/12324
Karar Tarihi : 17.12.2013

Sanık E… U.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle atılı suçtan verilen beraat hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık O… hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın 20 Haziran 2008 ile 21 Nisan 2009 tarihleri arasında gişesinde toplanan hasılatı günlük olarak yatırması gerekirken 2 gün ile 55 gün arasında değişen sürelerle üzerinde tutarak yatırdığının anlaşılması karşısında, bu paraları uhdesinde bulundurduğu süre içinde temin ettiği nema miktarı tespit edildikten sonra, zincirleme surette basit kullanma zimmeti suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde dosya içeriğine ve oluşa uygun olmayan gerekçelerle beraetine karar verilmesi,
Sanığın … PTT Merkez Müdürlüğü’nde gişe memuru olarak görev yaptığı sırada okullardan düşük bedelle temin ettiği posta pullarını, kısım kısım toplu gönderilerde satmak suretiyle menfaat temin etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin ise TCKnın 259. maddesine uyan kamu görevlisinin ticareti suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi, Sanıklar ...hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; ...PTT Merkez müdürü M... ve posta gişelerinin kontrolünden sorumlu şefler olan İ..., M... ve O...'nın, asil ve vekil olarak görev yaptıkları dönemlerin belirlenerek sonucuna göre O...ın gişe hasılatlarını geç yatırma eylemlerinin tespiti hususunda denetim görevlerini ihmal edip etmedikleri ve bu suretle zimmete sebebiyet verme suçunu işleyip işlemedikleri araştırılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde beraat kararları verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK`nın 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), oybirliği ile karar verildi.

Yazımızı Beğendiniz Mi?

Call Now

Scroll to Top
WhatsApp
Avukata Soru Sor
Merhaba, daha fazla bilgi için, konusunda uzman avukat uygun bir ücret karşılığında size yardımcı olup yol haritanızı çizecektir.