Özet : Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği…işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı..
Yargıtay
12.Hukuk Dairesi
Esas : 2019/4851
Karar : 2019/4802
Karar Tarihi : 22/05/2019
“İçtihat Metni”
Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık …’ın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin … 1. İcra Ceza Mahkemesinin 15/12/2016 tarihli ve 2016/1587 esas, 2016/1922 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 07/02/2019 gün ve 94660652-105-07-12450- 2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/02/2019 gün ve KYB.2019/16270 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun‘un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 17/06/2016 tarihli taahhütnamede faiz olarak 240,91 Türk lirası belirtilmiş ise de, bu faizin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, … 1. İcra Ceza Mahkemesinin 15/12/2016 tarihli ve 2016/1587 esas, 2016/1922 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine, 20/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Yargıtay
12.Hukuk Dairesi
Esas : 2019/7417
Karar : 2019/8792
Karar Tarihi : 22/05/2019
“İçtihat Metni”
Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık …’in, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair … 5. İcra Ceza Mahkemesinin 29/11/2018 tarihli ve 2018/60 esas, 2018/1473 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin … 6. İcra Ceza Mahkemesinin 22/01/2019 tarihli ve 2019/24 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 19/04/2019 gün ve 94660652-105-07-4837-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/05/2019 gün ve KYB.2019-44776 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
2004 sayılı Kanun’un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 26/09/2017 tarihli taahhütnamede asıl alacak olan 100.000,00 Türk lirası üzerinden takip tarihi olan 22/08/2017 tarihinden itibaren işleyen faiz olarak yıllık % 9 faiz hesabına göre 850,00 Türk lirası faiz eklenmesi gerekirken takip tarihinden itibaren işlemiş faiz olarak 17.827,40 Türk lirası olarak yüksek belirlenip, vekâlet ücreti, tahsil harcı ve faiz giderleri de eklendiğinde taahhüde esas toplam borcun 119.066,01 Türk lirası olması gerekirken 136.043,41 Türk lirası olarak borçlunun aleyhine olacak şekilde yüksek hesaplandığı ve taahhüdün bu miktar üzerinden alındığı, bu nedenlerle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, … 6. İcra Ceza Mahkemesinin 22/01/2019 tarihli ve 2019/24 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine; 22/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.