Yeşil Kart Dolandırıcılığı Sahtecilik Suçu

Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Yeşil kart üzerindeki fotoğrafla bu yeşil kart ile başvuran sanığın farklı kişiler olduğunun ilk bakışta fark edilmesi karşısında, fiilde hile unsurunun yasada tanımlanan yeterlilikte olmaması sebebiyle eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturmadığına yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.

T.C.
YARGITAY
15.Ceza Dairesi

Esas : 2011/13236
Karar : 2012/37096
Karar Tarihi : 15.05.2012

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan tesis edilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.

Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.

Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.

Somut olayda;

Sanık Nejlan E.’ın olay günü rahatsızlandığı ve sağlık güvencesinin olmaması nedeniyle eltisi olan diğer sanık Emine E. yeşil kartını istediği ve bu yeşil kartla birlikte Menemen Devlet Hastanesi kadın doğum polikinliğine giderek muayene olmak için kayıt yaptırdığı, muayene sırasında yeşil karttaki fotoğrafla bu yeşil kart ile başvuran sanık Nejlan Efcan’ın farklı kişiler olduğunun ilk bakışta fark edilmesi üzerine tutanak tutulduğu, böylece fiilde hile unsurunun yasada tanımlanan yeterlilikte olmaması sebebiyle eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturmadığına yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 15.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yazımızı Beğendiniz Mi?

Call Now

Scroll to Top
WhatsApp
Avukata Soru Sor
Merhaba, daha fazla bilgi için, konusunda uzman avukat uygun bir ücret karşılığında size yardımcı olup yol haritanızı çizecektir.